04 Haziran 2018
Çiçekler geldi aklıma her nedense
gelincikler kaktüsler fulyalar
İstanbul’da Kadıköy’de Fulya tarlasında öptüm Marika’yı
ağzı acıbadem kokuyor yaşım on yedi
kolan vurdu yüreğim salıncak bulutlara girdi çıktı
çiçekleri severmişim meğer
üç kırmızı karanfil yolladı bana hapishaneye yoldaşlar 1948
yıldızları hatırladım
31 Mayıs 2018
24 Mayıs 2018
Kesik Çizgiler
Mutlu olmak için bir çok kaynağa ihtiyaç vardır. Bazen para, bazen sevgi bazen de iyi insanlar ile bir yaşam kurmak gibi.
Bu üç kaynağa sahipseniz gerçekten maddi manevi zenginsinizdir. Fakat bu üçgenin bir parçası eksik olduğunda ya yukarı doğru ivmelenen bir çizginiz olur yada aşağı inen. Hatta magmaya kadar inen bir dikme.
Bu iki çizgi arasında kalan boşluğu bir insanla doldurduğunuz zaman, işte hayat size o zaman bir denge şansı vermiş olur. Bu dengeyi korumamanın adına ise hayat mücadelesi adı veriliyor. Kendinizde eksik olan çizgileri karşı tarafın üçgenini kullanarak karşılıyorsunuz. Bu denkleme ortak payda buluşma da denebilir.
İşler ise her zaman bu şekilde denk gitmeyebilir. Zira çizgisinden çıkan kişi, size artık kesik çizgiler atmaya başladığında hayatınızın üçgeni yalnız bir balona dönüşür. Ve balon tehlikeli hava boşluğu taşımaya başlar.
Birbirinden bağımsız her canlının ortak nokta aramasıyla başlar boşluk doldurmalar. Ne zaman ki dolan boşluklar gaz kaçırmaya başladı, acil bir emniyet supabı bulunuz. Eksilen hayat, eksilen zamanı tekrar yerine koymak neredeyse mümkün olmayabilir.
Kızıl Kraliçe’nin yanı başında koşmakta olan Alice, hiç ilerlemediklerini fark edince şaşkınlığa düşer. “Bizim ülkemizde” dedi Alice, hâlâ biraz nefes nefese, “şimdi yaptığımız gibi uzun süre çok hızlı biçimde koşarsanız genellikle başka bir yere varırsınız.” “Yavaş bir ülkeymiş sizinkisi!” dedi Kraliçe. “Ama işte burada, aynı yerde kalabilmek için koşa bildiğiniz kadar koşmanız gerekir.”
22 Mayıs 2018
Eşin dostun yaşıyor bak bahçelerde
Sen çıplak bir doruğun üzerindesin
Tam rüzgârın engini sardığı yerde
Yekpare bir mavilik üstünden akar
Altında köklerini sıkan toprak var
Dertleşir durursun gölgenle
Bazan öyle yakın geçer ki kayan yıldızlar
Halini soruverecekler sanırsın
Dağılır üstündeki yeşil sükût
Ümitle kımıldanırsın
Bakma sana bir ad verdiklerine
Yerle gök arasında bir karaltısın
Ve bütün dünya seni unutmuş
Sanki kim bilecek yaşadığını
Gelmese dallarına birkaç fakir kuş
Ne de dolmaz çilen varmış
İlk defa kırağı yaktı canını
Aşkı sonra bulutların
Rüzgârın cilvesi değil miydi
Döken yapraklarını
Durmuşsun kırların bir ucuna
Ah senin halin köylü hali
Yaşarsın kıraç toprakta
Servi-simin misali
Sen çıplak bir doruğun üzerindesin
Tam rüzgârın engini sardığı yerde
Yekpare bir mavilik üstünden akar
Altında köklerini sıkan toprak var
Dertleşir durursun gölgenle
Bazan öyle yakın geçer ki kayan yıldızlar
Halini soruverecekler sanırsın
Dağılır üstündeki yeşil sükût
Ümitle kımıldanırsın
Bakma sana bir ad verdiklerine
Yerle gök arasında bir karaltısın
Ve bütün dünya seni unutmuş
Sanki kim bilecek yaşadığını
Gelmese dallarına birkaç fakir kuş
Ne de dolmaz çilen varmış
İlk defa kırağı yaktı canını
Aşkı sonra bulutların
Rüzgârın cilvesi değil miydi
Döken yapraklarını
Durmuşsun kırların bir ucuna
Ah senin halin köylü hali
Yaşarsın kıraç toprakta
Servi-simin misali
Acıyan yerlerini öpecek biri varsa hayatında
Önemli olmaz düştüğün yerler, atıldığın kuyular,
aldığın yaralar,yalan çıkan bildiğin tüm doğrular.
İşittiğin tüm kötü sözlerin yeri bile, çabuk iyileşir o zaman.
Nasihat etmeden, küçümsemeden dinleyen,
anlatırken bile geçecekmiş gibi gelen,
yuva sıcaklığında bakışlarıyla içini ısıtan,
seni olduğun gibi kabul eden, değiştirmeye çalışmayan,
istediği kalıplara uymasan da
seni sevmekten vazgeçmeyen biri varsa eğer,
Korkma incinmekten.
Bırak sıyrıklar olsun dizlerinde,
Öper ve geçer…
Önemli olmaz düştüğün yerler, atıldığın kuyular,
aldığın yaralar,yalan çıkan bildiğin tüm doğrular.
İşittiğin tüm kötü sözlerin yeri bile, çabuk iyileşir o zaman.
Nasihat etmeden, küçümsemeden dinleyen,
anlatırken bile geçecekmiş gibi gelen,
yuva sıcaklığında bakışlarıyla içini ısıtan,
seni olduğun gibi kabul eden, değiştirmeye çalışmayan,
istediği kalıplara uymasan da
seni sevmekten vazgeçmeyen biri varsa eğer,
Korkma incinmekten.
Bırak sıyrıklar olsun dizlerinde,
Öper ve geçer…
03 Mayıs 2018
02 Mayıs 2018
Zaman geri gelmez, getirilemez. Yani geçmiş geri getirilemez. Ancak “geçmişte şimdiki zamanın geçip giden her bir anın geçici olmayan gerçekliğini bulabildiğimize göre” (Tarkovski) geçmiş ne demek oluyor ki? Geçmiş, geçip gitmiş zaman parçası değildir. Bugünün içinde durur. Yarınsa bugünden başlayan bir şeydir ve geleceğimizi içinde taşır.
Zamanın dışında anı olmaz… İnsanın vicdanı da zamana bağlıdır ve yalnız onunla var olur. Demek ki anılarımız vicdanımız, vicdanımız da belleğimizdir.
01 Mayıs 2018
25 Nisan 2018
Sen yaşarken başkası kırılıyorsa
Bil ki onun zindanındasın
Nedir bizim bu yaşamakla alıp veremediğimiz?
Borçlu çıktıkça ikiye bölünüyor etraf
Nedir bu sevmekle alıp veremediğimiz?
Sen ben oyununda onulmaz biridir hep galibi…
"Gerçekle bir bağım varsa o da düşlerimdir. Bana güzel şeylerden bahset. N’olur!”
Bil ki onun zindanındasın
Nedir bizim bu yaşamakla alıp veremediğimiz?
Borçlu çıktıkça ikiye bölünüyor etraf
Nedir bu sevmekle alıp veremediğimiz?
Sen ben oyununda onulmaz biridir hep galibi…
"Gerçekle bir bağım varsa o da düşlerimdir. Bana güzel şeylerden bahset. N’olur!”
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)