05 Kasım 2019

İnsan kaybolmak ister çünkü. Bakma sen söylediklerine, insan kendini feda etmek ister. Bir acıda, bir sevinçte, bir kavgada, bir hikayede erimek ister. Başka türlü katlanamaz aslında kendine.

01 Kasım 2019

Tüm yapıp ettiklerimizle aramızdaki mesafe, aslında bunların yarattığı iktidarın ne kadarından vazgeçebildiğimizin mesafesidir. Hayat aslında kalabalıkmış gibi görünüyor ama çok izole yaşıyoruz ve yalnızız. Her şeyden haberdarmışız gibi davranıyoruz ama çok da yalnız ve çaresiziz aslında. Biz İstanbul’da küçük kasabalarda, küçük şehirlerde yaşıyoruz aslında. Aslında hatırlamak, ayıklamaktır. Belleği diri tutmak da ahlâkî bir seçim aslında. Utanmayı kaybetmek aslında kişinin kendine olan saygısını kaybetmesidir.
Özgürlük dediğin sadece demokratik haklarını kullanmak, bu süreçlerin parçası olan oluşumların içinde olmak değil; her ne olursa olsun tüm düşünceleri, hayatları sorgulamayı ve yaşadığımız topluluklara nasıl katkı sağlanmasını gerektiğini bireylere aktarmaktan geçiyor.

31 Ekim 2019

Dünyanın yükü kendine bile ağır gelirken, insanoğlunun acılarını dindirebilecek bir yer var mı? En azından ulaşabileceğimiz başka bir gezegen yok.

30 Ekim 2019

Neden kötü şeylere de veda etmiyorsun?
Kendini boşlukta hissettiğin onca zamana veda et. "Evet" yerine "hayır" cevabı aldığın onca zamana.
Bütün yaralara berelere, bütün gönül yaralarına...
Gerçekten yapmak istediğin her şeye son bir kez veda et...
Çünkü bu iyi bir şey...
Ve iyi şeyler her zaman seni bekliyor olacak.

22 Ekim 2019

İnsan yalnızca bir insanı veya bir şeyi seviyor ve etrafındaki başka her şeye ilgisiz kalıyorsa sevgisi sevgi değil, genişletilmiş bencilliktir. Sevginin herhangi bir şeyi sevmenin sınırı yoktur. Bir insanın sevgisi ne kadar çeşitliyse o insan o kadar samimi o kadar güçlüdür. İnsanı, hayvanı, doğayı seven sizi daha samimi sever.

17 Ekim 2019

Gelişmemiş 3.dünya ülkelerinden birinde ikamet ediyorsanız eğer bazı durumlara alışmanız gerek. Örneğin; duyarlılık seviyeniz o coğrafyaya ait insanlardan bir kaç gömlek altta olmalı. Zira delirmek içten bile değil. Kuralsızlık, saygısızlığı peşinden sürüklüyor. Olması gereken standartlar sıra altı kişilere garip geliyor. Bu durum azınlıkların yaşam standardını daha da zora sokuyor. Benim gibi!

14 Ekim 2019

Aynı rüyaları sık sık görmeye başladığında, aynı güne uyandığın anı fark ettiğin de dipsiz bir kuyu gibi kısır döngüyle geçer zaman. Zaman insanı bazen iyi etse de, yaranın izi kalmıştır bir kere. Her gidenin dönmediği gibi, her yaranın iyileşmediği gibi... 
Bazen umutsuzluk insanı küllerinden yaratabilir. İnanmak dediğin trajedi tam da bu!
İnsanın yaşamı boyunca en uzun süren mücadelelerinden biri de, hislerinin ayrımına karşı başlattığı apansız mücadeleler. Kalbin ve beyin, hayal gücü ve gerçeğe yansıttığı bir muhakeme ayrımı...
Bedenlerimiz her ne kadar birbirine benzese de fikirlerimiz bambaşka. Her coğrafya da ayrı bir kültür, her din de farklı bir inanış. Maneviyat dediğimiz olgu insanı hayata bağlıyor. Düşünmenin ve hissetmenin bir maneviyat olduğunu gibi. Zira hissetmek, dokunmak da manevi bir an’a ait.

11 Ekim 2019

İnsanlar ve hayvanlar arasındaki en büyük farklardan biri de; hayvanların coğrafi sınırlar üretmemesi. Tek amaçları güvenli bölgelerinde yaşamak istemeleri. İnsanların ise devamlı hegemonya içinde olup daha geniş alanlara sahip olma hissi. Hangimiz daha doyumsuz? İnsan mı? Hayvan mı?
Tabi ki sahip olduğuyla yetinmeyi bilmeyen insanoğlu.