ne kadar parçasıysa
hayatımızın
Yaşayan her şeye
o kadar
düşman onlar
Ne zaman ki bir takım şeylere önem verdiğimi görsem kendi kafamı suçlarım, ona güvenmem ve bir zayıflıktan, bir bozukluktan kuşkulanırım. Kendimi her şeyden kurtarmaya, kendimi kökümden sökerek yükselmeye çalışıyorum; beyhude ve yararsız olmak için, köklerimizi kesip atmalı, metafizik yabancılar haline gelmeliyiz.
“O kapıdan, o pencereden, o kurşunlardan, o piknik sepetinden, o geçmişten ve o gelecekten, korkulardan, şüphelerden, bayraklardan, dillerden, isimlerden, intikamlardan ve suçluluklardan, kinlerden, nefretlerden, sınırlardan, dağlardan, yollardan, sürgünlerden, çetelerden, her şeyden, var mı, her şeyden arkamıza bakmadan kaçıyoruz işte. Madem zaman bir türlü geçmiyor; biz geçeriz. Vazgeçeriz.”